Monday, August 19, 2013

Kiraz Zamani - Memleket Halleri

Aylar suren suskunlugun ardindan yeniden duzenli olarak yazmaya baslamak ne zormus meger! Onlarca sey olup biterken bir turlu elim erip bloga yazi yazamiyorum.

Bilgisayarimdaki fotograf dosyalarini toparlarken cikti bunlar ortaya, taa Mayis ayindan kalma... Firsat bu firsattir deyip oturdum bilgisayarin basina :)

Memleket ziyaretimiz sirasinda yillardir yapamadigimiz, aklimizda kalan, icimizden gecen ne varsa yapalim dedik, hazir zamani da bu kadar genis tutmusken. 
Kocakisisi bir Istanbul cocugu olarak (cogu Istanbul cocugu gibi) hayatinda hic köy gormemis! Ben bu cumleyi soyleyince Bursa da aile efradini cogu sasirip "hic mi??" diye sordu durdu, o yuzden ekran basinda sizde sasirdiysaniz sakin sasirmayin :) Istanbulun tasi topragi altin diye diye gocenler sagolsun Istanbul ve cevresinde ekilecek arazi mi birakmis ki gorsun cocuklar. Oyle iki uc meyva agacindan veya uc bes ekili sebzeden bahsetmiyorum, tam tekmil köy hayatindan bahsediyorum. Eh durum boyle olunca dedik ayiptir, Bursa ovasinda onca koy varken (sukur hala daha var ama bir 10 yila kalirmi mechul) ve yaninda bizlerin de aile bireylerinin bir kismi hala daha koyde yasarken gitmemek olmaz :)

Mayis ayi sonuydu, ozellikle kiraz ve visnelerin mevsimine de denk getirdik ki hem kocakisisinin en sevdigi meyvalardandir visne hem de kiraz yemeye hasret kalmistik Singapurda 250 grami onlarca dolar oldugu icin.

 
Koyun girisinde kisa bir mola verip dut agaclarinda kalanlari talan ettik oncelikle :) Sonrasinda da sagolsun koyde hala oglu ve ailesi karsiladilar bizi. Oncelikle gulduk eglendik, bol bol muhabbet sohbet ettik, oturduk bir guzel karnimizi doyurduk. Köy insaninin misafir perverligi ve guzelligi bir baska oluyor, davranislari baska, ictenlikleri baska, hatta yemekleri bile bambaska... Bizim icin donatilan sofrada yedigimiz taze fasulyenin tadina doyamadik mesela, o nasil lezzetli nasil guzel bir fasulyeydi, zannedersem dunyanin en taze "taze fasulyesi" idi :)

Sonrasinda dediler haydi bahceye gidelim kiraz ve visne toplamaya. Tarla bayagi bir uzaklikta, ayrica yok oyle arabayla falan gitmek, zaten arabayla gitmek istesen bile gidilmez ki, bildigin dag tepe. Traktorun arkasina romorku taktilar haydi dediler dolusun traktore. Dayim hala oglunun yanina traktorun tepesine tunemis, dedik dusmeyesin tekerlerin altina :) Annemle yengem de romorkun on kisminda bulunan oturma yerini kapmislar mi! Bize kaliyor romorkun icine oturmak. Dedim haydi bakayim siz romorkun icine, orasi en mevki ve manzarali yer, biz oturucaz kocakisisi ile :)) Nasil bir cadalozum ama kendi kendime sastim :) Zavallilar boyunlari bukuk romorkun icinde yerlerini aldilar "biz gorduk gormedikler otursun" diyerekten.

Sonrasinda yaklasik 15 dakikalik bir yolculukla ulastik kiraz ve visne agacinin oldugu tarlaya. Ancak yol boyu oyle gulduk oyle eglendik ki kocakisisi ile anlatamam. Yollar dag tas koy yolu oldugundan tangir tungur gitmek zorunda kaldik. Zaten romork tepesinde oldugumuz icin de araba koltugu konforu aranmaz ancak oturdugumuz yerden dusmemek ve tekerlerin altinda kalmamak amaciyla bayagi bir efor sarfettik. Yol boyunca da ikinci fil turu vakasi mi yasiyoruz diye bol bol gulduk hani :)
Yollarin tangir tungur olmasinin yani sira essiz bir guzellik ve manzara da ayaklarimizin altinda seriliydi yalniz. Tutunup dusmemekle mesgul oldugum icin o ucsuz bucaksiz ve guzel manzaralari fotograflayamadigim icin pek bir uzgunum hani, neyse belki bir sonraki sefere artik.


Dedigim gibi 15 dakikalik bir traktor yolculugu sonrasi vardik tarlaya. Agaclarin her biri gencecik koylu kizlari gibi dogal ve guzeldi, kirmizi kirmizi suslenmis gibi, insan bakmaya doyamiyor. Tabii bak bak bir yere kadar :)) Kendimizi tutamayip (ve hatta tutmayip) daldik kiraz agaclarina :) Kirazi agacindan yemenin tadi da bir bambaska oluyor! Once yemekten sisip gobeklerimizden ayaklarimizi goremeyecek hale gelene kadar kiraz yedik sanirim. 


Sonrasinda da yanimizda goturdugumuz meyve kasalarini topladigimiz kirazlarla ve visnelerle doldurduk.


 
 
Aksam uzeri kiraz yemekten yorulmus ve yorgunluktan bitmis olarak tekrar traktore atlayip donduk geriye. Yolda durup ayciceklerine, uzum baglarina ve bugday tarlasina bakmayi, armut agaclarini talan etmeyi de ihmal etmedik tabii :)

Eve donunce yeni dogmus onlarca hindi yavrusunu severken hala oglu dedi ki "siz esas yeni dogan buzagimizi gormediniz". Bu lafi duyup da gormememiz mumkun mu! Her ne kadar "yok siz giremezsiniz agila, ustunuz basiniz kokar, her yer b.k icinde" deseler de itiraz dinlemedik girdik agila :) Iyi ki de girmisiz yoksa bu pembe burunlu ufakligi gorme sansimizi kaciracaktik. Tabii agila girdigimiz icin agil efradi diger hayvanlarin bize inat mi yoksa sevgi gosterisi (!) olarak mi bilemem, bol bol pislemeleri ve uzerimize sinen cis kokusu da gunun hatirasi oldu :)


Yazmiyorum yazmiyorum, yazmaya baslayinca da duramiyorum sanirim :)
Oldukca uzun olmus bu yazi yine, yakinda yine devam edecegim simdilik bu kadar...

11 comments:

  1. harika bu kirazlar fotoğraflar bayıldımmmm

    ReplyDelete
  2. Mavianne tesekkurler :)
    insan fotografa merakli olunca ilk olarak onlar carpiyor gozune degil mi ;)

    ReplyDelete
  3. O pembe burunlu pek güzelmiş be! :)
    Kiraz ve vişneye doyduğumdan dolayı hiç canım çekmedi; oh! :)
    Memleket şahane, memleket harika... köy hayatı enfes! En lezzetli yemekler hala o sofralarda :)
    İyi ki o kadar uzun kaldınız A'cım.
    Döndünüz mü şimdi Singapur'a?

    ReplyDelete
  4. Bu paylaşımı görünce aklıma geldi. bir seferinde Ödemiş kiraz festivaline katılmıştım. Önüme her nasılsa bir sandık kiraz geldi. Fakat bu kiraz yarışmaya giremeyecek kadar kötü durumda bir kiraz seçilmişti. O kirazlar yarışmaya girememişti belki ama ben hayatımda öle kiraz daha önce hiç yememiştim. Eğer o kirazlar yarışmaya girememişse, yarışmanın birincisi olan kirazı hayal edemiyorum!

    ReplyDelete
  5. Ella memleket sahane hakikaten! iste o sebepten sefadayiz hala daha ;)

    ReplyDelete
  6. Rakı'n' Fish hakikaten merak ettim simdi o ödemis kirazini :)) ama dalindan yiyince tadi hakikaten baska oluyormus, oyle pazardan alinanlara benzemiyor ben de test ettim onayliyorum ;)

    bu arada bayildim ben sizin kullanici adiniza yahu! :)

    ReplyDelete
  7. Çok özlemişim uzun yazılarını ve anlatımını :)

    ReplyDelete
  8. Adsiz bende ozlemisim boyle guzel yorumlari :)
    Ekranin diger ucunda birilerinin sabir ve zevkle anlattiklarima kulak veriyor olmasi yuzumu gulduruyor :)

    ReplyDelete
  9. Ahh! Canım çekti :)

    ReplyDelete
    Replies
    1. Bak iste bu kesinlikle Turkiyede bulunan birsey, hala daha bulunabilir pazarlarda veya marketlerde ;)

      Delete
  10. aman allahım ne canım cektı :D bır ızmırlı olarak ıyı bılrımkı ben

    banada beklerım sevgıler

    ReplyDelete

Yorum birakan elleriniz dert gormesin ;)

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails