Thursday, January 6, 2011

A ile H'nin doga ile imtihani

Zamanidir yeni maceralari anlatmanin…

Simdiden uyarayim uzun olacak bu yazi :)

Bildiginiz gibi yilbasi tatilinde Avustralya’ya gidemeyen biz hemen yeni yerler bakmaya basladik. Zaten uzun bir suredir aklimda Endonezya vardi surekli. Her yerini birkalamaktan bikmadigim gezi sitelerinde surekli gozume carpiyordu sessiz sakin kucucuk adalar, turkuaz rengi denizler ve upuzun bombos cennet gibi kumsallar…

Kulaga inanilmaz guzel geliyor degil mi, hele hele o hep alistigimiz karli ve soguk yilbasi tatili icin. Bir bedeli varmis ama…

Uzun zamandir goz koydugum, kocakisisinin basinin etini yedigim “Gili” adalarina gitmeye karar verdik. Baktik ulasim nedir nasildir, nereden gidilir diye. En yakinindaki iki buyuk kara parcasinin biri Lombok bir digeri Bali adasiydi. Bir tasla iki kus olsun hazir oralara kadar gitmisken gorelim diyerekten Bali uzerinden gitmeye karar verdik, ve bir Cuma gunu yola ciktik biz.

Her zamanki gibi yolculuga cikmanin heyecani ve sevinci bende hoplaya ziplaya koyulduk yola, basimiza geleceklerden habersiz. Bir yandan da o her zamanki ucak korkumu atlatmaya calisiyorum yolculuk heyecani ile. Tam da bir gun oncesinde Ayse Arman ucak korkusu ile ilgili bir yazisini okudum (bir ara onuda yorumlamak lazim burada), o kadar cok benzer nokta buldum ki kendimle ilgili kahkahalarla okudum yaziyi, demek ki korkan herkes sacmaliyormus en azindan ben bu kadar feci degilim dedim.

Neyse efendim biz ucaga bindik havalandik. Zaten Singapur o kadar findik kabugu gibi biryer ki hem kalkista hem iniste pilotlar yonlerini dogrultabilmek icin fildir fildir donuyorlar surekli icim kalkiyor. Hava biraz bulutluydu ama pek fena degildi, hatta bulutlarin fotograflarini cektim tepeden cok guzel gorunuyorlar diye. Karsidan iyiler ta ki iclerine girene kadar…



Kalkistan yaklasik 20-25 dakika sonra ucak birden bire oyle bir turbulansa girdi ki, pes pese iki kez hava bosluguna dustuk. Oyle bilindik sarsintilardan biri degildi resmen ucak hissedilir bir sekilde gum diye bosluga dustu. Bugune kadar onca yolculuk yapan biz, onca yere ucan biz, hayatimizda ilk defa bu kadar kuvvetli bir sarsinti hissedip bu kadar korktuk. Dedim kesin gidiyoruz biz, basladim sehadet getirmeye. Hatta o anda kocakisisiyle helallesmeye basladik hemen :) Bakmayin simdi popoyu kurtarinca gulerek anlattigima, omrumuzden omur gitti resmen. O sok ve korkuyla bulutlu ve bol turbulansli olarak, lanet bir havada ulastik Bali’ye sagsalim. Ama ne siz sorun ne ben soyleyeyim o 2.5 saat boyunca yasadiklarimizi.

Neyse efendim dedigim gibi o korku ve sokla indik, hemen havaalanindan vizelerimizi alip giris yaptik ulkeye. Aksam saatlerinde ulasiyoruz birde yollarda cok fazla vakit kaybetmeyelim diye havaalanina en yakin olan “Kuta” bolgesinden ayarlamistik otelimizi. Zira iyiki de oyle yapmisiz cunku Bali’nin ada olduguna bakmayin muazzam buyuk bir yermis, bir ucundan diger ucuna en az 3-4 saate variliyor, hatta trafigide hesaba katinca iki kati.

Otele saat 21 civarinda vardigimiz icin niyetimiz esyalari odaya birakip, bir elimizi yuzumuzu yikayip kendimize gelmek (gerci ucak sokundan nasil kendimize geleceksek) ve yakin cevreye soyle bir goz gezdirmekti. Daha resepsiyona adim atmamizin uzerinden bes dakika gecti gecmedi resepsiyondaki tuccar kilikli herif atladi “simdi siz yeni geldiniz acsinizdir, cok guzel bir balik lokantasi var boyle deniz hemen dibinizde ben orayi ayarlayayim, hatta gelip sizi arabayla aliyorlar” diye. Tovbe tovbe… Lan manyakmisin birincisi soyledigin gibi bir yerse biz tum tatil parasini bir gecede o lokantada birakiriz, ikincisi daha yeni inmisiz, elimiz yuzumuz toz icinde acelen ne! Kocakisisi ile birbirimize saskin saskin bakip yok bu gece olmaz deyip geri cevirdik.

Zor bela kendimizi odaya attik, otel deniz kiyisinda degil ama bekledigimizden sirin cikti (yanilmisiz fecahatmis!). Yesilliklerin icinde biraz eski olsa da kucuk kucuk villa tarzi odalar falan. Ucak faciasindan sag cikmanin sevinci ile donusu dusunmemeye calisarak attik kendimizi odaya, elimizi yuzumuzu yikadik oturduk yatagin ustunde yolculugun kritigini yapiyoruz. Bu arada oda inanilmaz los, hani ampullerin cogu gece lambasi gibi. Demeyin iste ne romantik falan diye, hersey soyle boyle seciliyor. O los isikta bir yandan konusup bir yandan da odayi inceliyorken kapinin uzerindeki oyma ahsap figurlerin kenarinda birsey takildi gozume. Benden hic beklenmeyecek bir sakinlikle (nedense tum yolculukta hep boyleydim kocakisisi benim sakinligime sasti en cok) cunku o anda cigliklara bogulmam beklenirdi, koca kisisine gosterdim “bir baksana surdakini ben mi yanlis goruyorum” diye.

Kapinin ustundeki oymalarda bugune kadar gordugumuz en buyuk kerten duruyordu hatta belki kerten degil iguana falandi!!! Hani o benim cok korkup kactigim, kocakisisinin cesitli atraksiyonlarla oldurdukleri ne ki! Elemanin sadece kafasinin buyuklugu elimin ayasi kadardi dusunun siz gerisini. Dogal olarak onu ilk goruste bir adim geri sicradi kocakisisi, sonra bana hayretlerle bakti nasil cigligi basmadim diye, sonrada resepsiyonu aradi odamizda kerten var gelip bakin lutfen diye. Aradigi anda gulmusler “kertenmi tamam hemen gelip aliriz biz” diye. Birkac dakika icerisinde gelen eleman gozleri kocaman olaraktan kapinin uzerindeki yaratiga soyle uzun uzun bakip “bu biraz!! fazla buyukmus ben bi resepsiyonu arayayim” dedi. Bes dakika icerisinde bizi baska bir odaya yerlestirdiler.

Ucak dustu dusecek sokunu herhalde ancak boyle birsey unutturabilirdi o anda bize. Kendimizi biran once disari attik birseyler yemek icin. Yakin cevredeki yerel lokantalardan birinde artik iyice alisik oldugumuz “fried rice” ve karideslerle biraz normale donmeye calistik ve cevredeki insanlari inceledik bir muddet. Sokaklar oldukca kirliydi ve yerli insanlar turistlere sadece iki ayakli banknot muamelesi yapiyorlardi her tatil yerinde oldugu gibi, ilerleyen gunlerde bunun ne kadar fazla oldugunu gorecegiz neredeyse zorla yakandan tutup birseyler satmaya ugrasacak durumdalar.

Geceyi oyle tamamlayip yorgun argin odaya donduk, dinlenip kendimize gelmemiz lazim zira daha Singapur’da usutup idrar yollari iltihaplanan ben antibiyotik aliyorum bir yandan, diger yandan da burnum akmaya basladi yetmezmis gibi. Ertesi gun tura cikiyoruz birde ustune ustluk, sabah 8’de araba ve rehber gelip alacak bizi otelden, tam curcunayiz yani yok yok. Tam kendimizi harap bitap yataga attik dalmak uzereyiz, odanin icindeki cop kutusunun poseti hasirdamaya basladi!! Allahim saka gibi, nasil bir sey bu neyle siniyorsun bizi! Kalktik tabii ayaga, kocakisisi uyku sersemi iki yana yalpaliyor ben yatagin ortasinda buzusmusum kacmaya hazir (nereye kacacaksin ki mal insan). Tahmin edin cop kutusunun icinde ne var? Tabii ki kerten!! Neyse bu seferki bir oncekinden kucuk (kendimizi avutmaya bak). Koca kisisi artik bu iste uzmanlastigi icin baska bir poseti cop kutusunun uzerine gecirip kerteni iceri kistirdi ve kutuyu oldugu gibi balkona atti.

Bunca seyin ustune butun gece bir gozumuz acik digeri kapali uyuduk. Bilmiyorduk ki bu daha baslangicmis…
Devami yakinda :)

19 comments:

  1. aslında bu yazının ismi A, H ve Kerten'in maceraları ya da Kerten kovalar A ve H kişisi kaçar olmalıymış :))

    ReplyDelete
  2. ııaaaaaaaa korku filmi gibi :)))) hadi uçak neyse de aslında bende olsam 3,5 atardım ama o kerten dediğin elemanı gördüğümde kesin düşer bayılırdım herhalde (hayvan fobisi olan bir kişi olarak) kendi adıma o taraflara bir seyahat planlamayayım diye düşündüm :)))

    ReplyDelete
  3. maya illaki devami icin ipucu verdireceksin yani :D kertenle kalmadik onun icin desem ;)

    minimalist valla ucak neyse degildi emin ol, omrumden omur gitti korkudan :))
    kertenlerede dusup bayilmamayi ogrendim birkac aydir ama yinede dayanmamin bir siniri var yani :) Aman diyeyim sendede bu fobi varsa Endonezya dunyada gidilecek en son yer olsun senin icin, sakin ;)

    ReplyDelete
  4. Belki, belki de o kertenler dekorasyonun doğal bir parçasıdır, ne yani olamaz mı :)

    ReplyDelete
  5. Canımcım siz safariye mi çıktınız yoksa farkında olmadan :)

    ReplyDelete
  6. Ay içim sıkıldı.
    Keşke otursaymışsınız totonuzun üzerine ya.
    Gitmem Endonezyaya falan imkanım bile olsa.
    Ders almışsındır desem... sen vazgeçmezsin yine de bu gezmelerden :)
    Te allam yareppim!

    ReplyDelete
  7. anlattıklarından uçak olayı beni çok korkuttu. kerten nasıl bi heyvandır :))) saldırır mı bilmiyorum ama en azından ayağın yerde, odadasın. zaten tropik iklim, herhalde normaldir diyelim . fakat uçak, allah korusun, içim fena oldu.
    devamını bekliyoruz bakalım:)

    ReplyDelete
  8. Amaan tanrıım :D :D
    Çok feci yaa.
    Bu ara moda oldu Bali'ye gitmek. Ye, Dua Et, Sev filminde kadın kendini bulmak için dolaşıyor ya dünyanın çeşitli yerlerini.
    Son durağı da Bali.
    Bizim cicişler de hayallerine yerleştiriverdiler orayı.
    Ahahaha gitmeden önce seni bi okusunlar o zaman görsünler neymiş :P

    Geçmiş olsun mu denir ne denir bilemedim.
    Uçak başlı başına ölüm zaten ben de çok korkuyorum.
    O iguana kılıklı şeyleri ben görsem kesin bayılırdım sinirim bozulurdu bütün tatil boyunca da ağlardım :D:D

    Bi dahaki tatiliniz daha iyi geçsin inşallah :D

    ReplyDelete
  9. ahahah süper eğleniyorummmm
    hadi hemen otur yaz devamınıı :)
    bahtsız bedevisiniz anacım siz!

    ReplyDelete
  10. canım,tebrik edeyim öncelikle.
    son 5 yıldır uçak korkusu bende de başladı. yine sakin kalabilmişsin. ben temmuz ayında bindim en son. 5 saat nasıl geçti,nasıl ölüp dirildim bir ben bilirim. hele kertenle göz göze gelsem, şu an nerede olurdum bilemiyorum.hehehehe

    ReplyDelete
  11. tam bir macera olmuş...bir yorumum güme gitti,bu ikinci...

    ReplyDelete
  12. A Vitamini sevmem ben canli dekorasyon :)

    ebruli valla safariye ciksak ne olur halimiz bilmem :)
    dusundumde safari sonrasi artik H. yazmak zorunda kalirdi blogu, soyle ki: "safariye basladik dakika bir gol bir bizim hanimi aslan kapti gidis o gidis" hahaha
    yok anam yok ben almayayim safari falan :D

    Ellam valla hic sorma, b.k isimiz vardi gittik diyoruz bizde ama gormus ve sizi uyarmis olduk fenami :D
    Senin gelecegin varsa bu taraflara zaten ne Endonezyasi burda biz varken ;)
    Simdilik oturuyoruz popomuzun ustune valla, hatta imkan olsa evden cikip ise bile gelmeyecegim o kadar hahahaha :)

    ReplyDelete
  13. küfkedisi tirsma tirsma ;) sen okuyup okuyup gul eglen(yazinin amaci bu zaten), zira biz bir orduya yetecek kadar tirstik bitti :)

    Lou bende giderken diyordum kocakisisine bak Julia Roberts Bali'de cekmis filmi falan diye, gorduk anam gorduk!
    Ye kisminda tum hayvanlar seni yiyor-ozellikle sivrisinekler, biliyorsun hala uyukluyorum ne isirdi allah bilir.
    Dua et kismini soylememe gerek yok bu korkuyla taa ilkokulda ezberleyip ayni gun unuttugum tum dualari bile hatirladim :)))
    Sev kismina bisey kalmadi Bali'de, belki bir sonraki gezide severim bir yerleri :D
    Ay hala gezmek diyebiliyorum saka gibiyim...

    ReplyDelete
  14. NzN gul anam sen gul :P bizim bi taraflarimiz uc bucuk atti korkudan :)
    valla bahtsiz bedeviyiz, hatta dunya literaturune yeni bir terim falan kazandiracagiz bu gidisle icinde adimiz gecen, sonumuz hayrolsun diyorum :)))

    Nihan valla tansiyonum tepeye firladi korkudan, baktim ucak dusmezse ben kalpten gidicem rahatlamaya calistim birazcik :)
    Kertenlerede alistim sanirim karsi duvardalarsa yani cok yakinimda degillerse bagirip kacmiyorum :D

    CEPAYNASI hakikaten tam macera oldu ama biraz fazla geldi bize zira dokuz gunun dokuz gunude boyle macerali yasanmaz ki :) yuregim kaldirmiyor artik :)

    ReplyDelete
  15. Judym seni es gecmisim arada :)
    Kerten dedigimiz arkadas bildigin kertenkelenin ismi kisaltilmis, sirinlestirilmeye calisilmis ama nafile yine de igrenc vicik ve sevimsiz hali :))) Aciklayici oldu sanirim ;)
    Zaten bizim bundan onceki kerten maceralarimiz da say say bitmez, daha ilk postlarimda yada daha once actigim blogta vardi sanirim :)

    ReplyDelete
  16. canım kartını şimdi aldım .çoooook teşekkür ederim.

    ReplyDelete
  17. Yav nasıl bir tatil böle :) devamın merakla bekliyorum.

    ReplyDelete
  18. Nihancim ne mutlu line gecmis kartim :) postada kayboldular diye dusunuyordum artik.

    simeranyam hosgeldin oncelikle :)
    valla oldukca ilginc oldu bu tatil, devami geliyor yakinda ;)

    ReplyDelete

Yorum birakan elleriniz dert gormesin ;)

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails